Hakkari'nin Yüksekova ilçesine bağlı Vezirli mevkiinde böcek istilası yaşandı. Evlerinden böcek dolu kürekleri çıkarmak zorunda kalan vatandaşlar yetkililerden yardım bekliyor.
Van'da bulunan Yüzüncü Yıl Üniversitesi Ziraat Fakültesi'ne bağlı itki Koruma Bölümü'nde öğretim üyesi olarak görev yapan Doç.Dr. Evin Polat Akköprü, "Orada tespih böceklerinin ortaya çıkmasında en önemli etkenlerden birisi bölgenin sulak alan olmasıdır. Bu böcekler nemi severler. "Borik asit ve diyatomlu toprak kullanarak böcekleri öldürebilirsiniz" dedi.
İlçe merkezine yaklaşık olarak 3 kilometre uzaklıktaki düz arazi üzerinde 100 hanelik bir kümeden oluşan Vezirli Mahallesi, sonbaharda tespih böceklerinin istilasına uğradı. Mahallede her evde bulunan tesbih böcekleri her gün kürekle temizleniyor. Komşular, mücadele edemeyecek durumda olduklarını ve sayılarının her geçen gün arttığını öne sürerek yetkililerden yardım istiyor.
İlaçların etkin kullanılmasını isteyen Merve Soydan isimli bir vatanaş, geceleri uyuyamadığını belirterek "Süpürgeyi kullanmaktan kendimizi alamıyoruz. Yatağa tırmanıyorlar, perdelere tırmanıyorlar, tavana tırmanıyor ve her yerden çıkıyorlar, süpürmekle de bitmiyorlar. Biz de baş edemiyoruz. İlaçlamamızın işe yaramayacağı noktaya geldik. Yabancı cisimlerin kulaklarımıza veya burnumuza girmesinden korktuğumuz için uyanık kalmaya çalışırız. Sayı her geçen gün artıyor." diye konuştu.
BÖCEKLERLE MÜCADELE YÖNTEMİ
Doç. Dr. Evin Polat Akköprü, söz konusu durumu iklim farklılıklarına ve yanlış tarımsal ilaçlamalar sırasında besin zincirindeki önemli doğal düşmanların yok olmasına bağladı. Akköprü, nemli ortamlarda yetişen bu böceklerin "borik asit" veya "diatomlu toprak" kullanılarak kontrol edilebileceğini kaydederek şu ifadeleri kullandı:
"Tespih böceklerinin ortaya çıkmasının en önemli nedenlerinden biri bu bölgenin nemli bir bölgede yer almasıdır. Çünkü bu böcekler nemi seven organizmalardır ve nemli ortamlarda daha fazla çoğalıp ürerler. Bu böcek grubunun bir parçası değildir. Bilimsel olarak başka bir sınıfa aittirler. Çevrelerindeki çürüyen bitki artıkları ve odunsu dokularla beslenen, aslında doğaya faydalı olan detritivor ve organizmalardır. Zararlı olduğunu tam olarak söyleyemeyiz. Zararlı sayılması için ürünlere de zarar vermesi gerekir. Ayrıca bitkileri de yiyebilirler. Ancak buradaki sorun, büyük olasılıkla evdeki insanları rahatsız etmeleri ve uyudukları ve beslendikleri ortamlarda çok sayıda bulunmalarıdır. Bu artışın nedeni düşünüldüğünde bu dönemdeki aşırı yağışlar bile etken olabilir. Ancak drenajsız alanlarda da bol miktarda bulunabilirler.
‘DİATOMLU TOPRAKLARDAN ETKİLENİRLER’
Nemli ortamlarda bulunan evlerde duvar veya mobilya çatlaklarında elbette zararlı olduklarını ancak kuru ortamlarda bulunmadığını ifade eden Doç. Dr. Akköprü, “Kuru ortamlara zararlı değiller. ani kuru gıdaları istila etmez ve yemez. Yiyecek arama aralığı yalnızca nemli ortamları ve zararlı orman yapılarını içerir. Örneğin, özellikle mutfak ve banyo lavabolarının altındaki çürüyen ahşaplarla beslenirler.
Yani burada bireysel bir şekilde yapılması gereken ilaçlamanın yanı sıra bazı önlemlerin de alınması gerekiyor. Bazı kimyasallar vücut yüzeylerine temas eder. Örneğin “borik asit”e maruz kalan bir böceğin vücut yüzeyi kuruyarak ölüme yol açacaktır. Bu nedenle borik asitin bulunduğu bölgelere uygulanabilmektedir. Veya diatomlu toprak var ve bu organizmalar bu topraktan büyük ölçüde etkileniyor. Bu borik asit kirleri veya tozları evdeki kapı çerçevelerine, pencerelere ve çatlaklara ve yarıklara eklenebilir. Aslında bildiğimiz tuz da onlar için doğal bir mücadeledir. Bunlar uygulanabilir”
Doç. Dr. Akköprü, ayrıca yerel halkın yanlış türde pestisit kullanmış olabileceğine de dikkat çekerek "Doğru pestisit ve dozaj kullanılsa bile bu organizmaların doğal düşmanlarına kolaylıkla etki edebiliyorlar. Çevrede doğal düşmanlar olmadığında zararlıların sayısı artıyor" dedi.